Altıncı defa bu turnuvaya katılan A Ulusal futbol grubu için küme maçlarına galibiyetle başlamak değerliydi. Çünkü bugüne kadar birinci maçta galibiyet yüzü görmeyen ve alandan puansız ayrılan ay yıldızlılar için kümedeki öbür rakipleri Portekiz ve Çekya’ya ruhsal üstünlük kurması da çok değerliydi.
Avrupa Şampiyonasına birinci defa katılan Gürcistan’ı maçın birinci 15 dakikasında “şamar oğlanına” çeviren BİZİM ÇOCUKLAR , rakibin hiç de o denli kolay lokma olmadığını çok geçmeden anladı.
Mert Müldür’ün 26.dakikada attığı “jeneriklik” gole Gürcistan,tam 5 dakika sonra 32. dakikada karşılık verdi.
Bu turnuvada bu türlü bir golü lakin biz yerdik. O denli de oldu.
Maçın 30. dakikasından sonra düşmeye başlayan orta saha, golü resmen buyrun atın diyerek ikram etti golü Gürcistan’a.
İlk yarının son dakikalarından itibaren “santraforsuz” oynamaya başlayan ulusal kadromuz, ikinci yarıya da birebir 11 ile başladı.
İlk yarıya nazaran daha derlenip toplanmış Gürcistan karşısında santraforsuz gol aradık durduk ikinci yarının başından itibaren.
İkinci yarıda Barış sağa, Kenan sola. Arda ise ortaya geçti. Bakalım ne olacak derken…..
Altın çocuk çıktı sahneye.
Arda!!!!
26 metreden saatte 120 km süratle o denli bir gol attı ki….
Jeneriklere geçer desek az kalır…
Tamamen kişisel yeteneğiyle, golü payda hissede,koklaya koklaya attı o golü. Sorun söyler; daha vurmadan gideceği köşeyi biliyordu
Gol olacağını biliyordu
Adı üzere biliyordu.
Starlar böyledir.
90 dakika alanda ne yaptı ki diye sorarken, tam 90’a yollar topu.
O yüzden Real Madrid’dedir zati.
O yüzden kenardaki hoca meblağ O’nu alanda.
Bilir,bir anda sahneye çıkacağını ve maçın yazgısını değiştireceğini.
Öyle de oldu.
Ne çok özlemişiz sevinmeyi. Birbirimize sarılıp, gururlanmayı.
Maçın uzatmalarında kalp krizi mi geçiriyorum sanki diye endişenirken, golü bulmak için kalecisiyle top tüfek hamleye kalkan Gürcistan’a adios diyen golü Kerem Aktürkoğlu attı.
Lay lay lay lay lay,Bir diğerdir benim memleketim!
Bireysel olarak yanlışlar yapılmış olsa bile,
Birlikte fevkaladeydiniz BİZİM ÇOCUKLAR!
Ama naçizane bir tavsiyede bulunmadan bitirmeyelim yazıyı.
İlk sefer bu turnuvada yer alan,bize nazaran daha “deneyimsiz” bir ekip karşısında bile “zorlandık”
Bu maçı büsbütün “Yıldız” oyuncuların kişisel marifetleriyle kazandık.
İtalyan teknik adam Montella’nın oyuna atılımları ise biraz şaşırttı maçı izleyenleri. Yaptığı değişiklikler, son 10 dakikadaki oyun anlayışı, “ne yapıyorsun hoca”
dedirtti.
Özellikle savunma çizgisinde yaşanan kopukluklar, Portekiz maçında başımıza iş açabilir. Bizi çiğ
çiğ yerler. O yüzden aman dikkat.
3 puanla başlamak hoş de, kümeden çıkmak için kesinlikle bir galibiyet daha almak gerekir.
Bu maçın sevincini doyasıya yaşayıp , tedbirlerimizi alalım. Tebrikler BİZİM ÇOCUKLAR
